- Elde yapılır, kulağa asılır. (küpe)
- Kağıt üzerinde dans eder, silgi hatalarını siler. (kalem)
- Minicik doğar, anne sütü ile doyar. (bebek)
- Gece olur yakarız, gündüz olur kapatırız. (lamba)
- Bize ışık verir, biraz sonra erir. (mum)
- Gökten yağar kar değil, ses çıkarır taş değil, yuvarlaktır top değil, bilin bakalım bu nedir? (dolu)
- Çıt çıt çalışır, kurulunca bağrışır. (çala saat)
- Benim bir hayvanım var, kuyruğundan uzun burnu var. (fil)
- Kuyruğu var at değil, kanadı var kuş değil. (balık)
- Ağzı var odun yutar, bacası var duman tüter. (soba)
- Bağlarım yürür, çözerim durur. (ayakkabı)
- Karşıdan baktım al, ağzıma aldım bal. (kiraz)
- Salkımda tane tane, tadı da pek şahane. (üzüm)
- İnek verir bizlere, afiyet olsun sizlere. (süt)
- Yolun altından gider, yayalar pek rahat eder. (alt geçit)
- Altında dört teker, üstünde yük çeker. (araba)
- Bir kapaklı, çok yapraklı, içinde bilgi saklı. (kitap)
- Hayvanların yuvası, ağaç doludur orası. (orman)
- Toprağın altında yaşar, bahçede delik açar. (köstebek)
- Yer altında yuvası var, fırça gibi dikeni var. (kirpi)
- Ne canı var ne kanı, beş tanedir parmağı. (eldiven)
- Gözlerime takarım, etrafıma bakarım. (gözlük)
- Dört ayağı var yürümez. (masa)
- Uzaktan baktım hiç yok, yakından baktım pek çok. (karınca)
- Ben giderim o gider, güneşte beni izler. (gölge)
- Çarşıdan aldım bir tane, eve geldim bin tane. (nar)
- Bahçede kırda dolaşır, evini sırtında taşır. (kaplumbağa)
- Uzun yoldan kuş gelir, ne söylese hoş gelir. (mektup)
- Gökte gördüm bir köprü, rengi var yedi türlü. (gök kuşağı)
Bilmeceler Ve Cevapları